DERELERİN KARDEŞLİĞİ PLATFORMU
Derelerimiz binlerce yıldır doğal yaşam alanlarımızı kurduğumuz vadilerdir; su hayatın kaynağıdır.
Derelerimiz binlerce yıldır doğal yaşam alanlarımızı kurduğumuz vadilerdir; su hayatın kaynağıdır.
Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP), Türkiye'de özellikle Karadeniz Bölgesi'nde Hidroelektrik Santralleri (HES) projelerine ve doğa tahribatına karşı mücadele eden bağımsız bir sivil toplum platformudur. Yerel halk inisiyatifleri, çevre örgütleri ve gönüllülerden oluşan federasyon benzeri bir yapıya sahip olup, su kaynaklarının özelleştirilmesine, vadilerin yok edilmesine ve rant odaklı projelere karşı hukuki, demokratik ve kitlesel eylemlerle direniş sergiler. Platform, "derelerimiz binlerce yıldır doğal yaşam alanlarımızı kurduğumuz vadilerdir; su hayatın kaynağıdır" sloganıyla, ekosistemin korunmasını önceler.
Kuruluş Süreci
Platform, 2000'li yılların başındaki Elektrik Piyasası Kanunu ve su kullanım anlaşmalarıyla hız kazanan HES projelerine karşı 2010 yılında resmileşti. Doğu Karadeniz'de (Rize, Artvin, Trabzon, Giresun, Ordu) yerel dereleri koruma platformlarının birleşmesiyle oluştu. İlk koordinasyon toplantıları Rize ve Fındıklı'da yapıldı; kurucu isimler arasında avukat Remzi Kazmaz, Mehmet Gürkan ve Ömer Şan yer aldı.
Genişleme
Başlangıçta Karadeniz odaklıyken, zamanla Akdeniz ve diğer bölgelerde şubeler (örneğin Akdeniz Platformu) kuruldu. 2020'lerde sel felaketleri ve pandemi sonrası açıklamalarla ulusal çapta etki yarattı. 2024'te Trabzon'da büyük mitingler düzenleyerek yeniden canlandı.
DEKAP'ın temel amacı, HES'lerin vadilere, ormanlara, tarım alanlarına ve içme suyuna verdiği geri dönüşümsüz zararları önlemek; suyun metalaştırılmasına karşı çıkmaktır.
Kampanyalar ve Eylemler
İmza kampanyaları, mitingler ve yürüyüşler. Örneğin, 2010'larda Trabzon'da 9 Kasım mitingi, 2024'te "Yaşam Alanlarımıza Sahip Çıkıyoruz" mitingi (Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu ile ortak). 2025 Haziran'ında zeytinlik madenciliğine karşı protestolar.
Hukuki Mücadeleler
130'dan fazla dava açıldı; gönüllü avukatlar (Remzi Kazmaz gibi) ÇED raporlarını ve lisansları iptal ettirdi. Fındıklı'da SİT kararı alınmasını sağladı; Taşlıdere Vadisi'nde HES yürütmesini durdurttu.
İş Birlikleri
Halkevleri, Eğitim-Sen, KESK, Yeşil Artvin Derneği, Tüm Köy-Sen gibi örgütlerle ortaklık. Gezi Direnişi (2013) ve Çernobil anmaları gibi geniş dayanışmalar. Bilim insanları ve vekillerle diyalog kurar.
Platform, Karadeniz vadilerindeki HES'lere odaklanır; betonlaşma, sel riski ve ekolojik yıkımı vurgular:
HES ve Dere Islahı:
Rize Taşlıdere, Artvin Arhavi Saka I-II, Giresun Düzköy-Deregözü, Trabzon vadileri. 2020 Giresun selinde "Doğa hakkı olanı alıyor" diyerek sorumluluğu HES'lere yükledi.
Diğer Tehditler:
Yeşil Yol, taşocakları, madenler (zeytinlik-fındık alanları), nükleer/termik santraller, orman kanunları. 2025'te maden yasasına karşı "Doğayı Saray'a bağlamayın" kampanyası. Pandemi'de inşaatların durdurulmaması eleştirildi.
Başarılar:
Fındıklı'da "tek kazma vurdurulmadı"; Ardanuç'ta kültürel miras alanı ilan ettirerek HES iptali sağlandı.